Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanıymış.:) Öyle der bir atasözü... Bizde tatili bitirdik ve blogumuza döndük.
Tatile çıkmadan son gün ustanın arılıkda iftar ettik. İlhami abi Tarkan ve kurtu misali köpeğini yanından ayırmıyor:)
İftarın menüsü bizim meşhur "türlü yemeği". Bizimki tutturdu güveç bu diye:) benim bildiğim güveç toprak kapda pişer bu aliminyum tencerede pişti.:) neyse allahdan Manos da bu yemeğin ismi konusunda beni destekleyen sözler söyledi de bizimki mor oldu:)
Tavşan kanı çayda semaverden içildi.
Sevgilimde dışarda iftarı etmiş ve böylece tatilimiz başladı...
Tatil demek masraf demek gidiş yolundaki suratımız bu haldeydi.
Feribotla marmara denizinin öbür tarafına geçtik.
Hava felaket sıcaktı :( ne kadar sıcaktının cevabı en iyi bu kurbağa görüntüsüyle anlatılır sanırım:) kurumuş kalmış inek yolun ortasında..:(
Tatilde bizim kız bütün kurtlarını döktü:)
Tatil bitimi kuzu kuzu hesabı ödemiş ve evine dönmekte olan bir baba yüzü:)
Bahçeme kavuştum ki breh breh yarışdan bahsedenler vardı tam hatırlamıyom ama kimlerdi... hu huuu:)
Kahvaltılık bunlar..:)
Ana kutularımızı beslemeye devam ederek gitmiştik maşallah deidirttiler.
Depomuzda bu halde
Beslemeye devam
Sağım işini bayram sonrasına bıraktım. Bal tutan parmağını yalar derler ya milletin orucunu sakatlamayalım dedim:)